Lubbock'ta ilk gün;

İlk günümde Zeynep'in dersi olduğu için sabah erken okula gitmesi gerekti. Ben de o dönene kadar uyudum zira uçuşlar beni acayip yormuştu. Saat 12 gibi Zeynep eve geldi. Beraber kahvaltı yaptık ve yurttaki hayatım için market alışverişi yapmaya kadar verdik. Öğle namazını müteakip evden çıktık. İlk iş arabaya benzin almak için gas station'a gittik. Pompacı bekleme olayı yok. Amerikalılar neden obez ben size diyeyim. Arkadaşım hiç çalışmıyorlar. Benzincide kendi benzinini kendin alıyorsun. Orda bir tane adam da kasada oturuyor işte nakit ödersin belki diye. Neyse işte benzin alma olayını öğrendim. Ardından Walmart diye bir marketler zinciri var Amerika'da, ona gittik. İlk iş bir telefon aldık. Avrupalılar bilir, hattı telefonla alıyorsun burda. 42 dolara 300 dakika yüklenmiş bir samsung aldım. Sonra yiyecek reyonuna gittik. Yiyecekler için Amerika'nın Avrupa'ya göre oldukça avantajı var. Çünkü burda E kodları yok. Yani hangi E kodu bize haram diye elinde listeyle dolaşmıyorsun. Sistem oldukça basit. Her paketin üzerine içeriğini belirten özel harfler yazılıyor. Müslümanların yiyebildikleri; U (Yalnızca bitkisel) ve K (Koşer) harfleri bulduğunuzda istediğiniz elde edebiliyorsunuz. Tabiki yahudi nüfusu fazla olduğu için Koşer (K) yiyecekleri bulmakta sorun çekmiyoruz. En problemli şey peynir o da Dallas'taki Türk marketlerinden getirtiliyor. Yenebilen 1-2 çeşit ekmek var. Olmayan bazı şeyler var mesela; uzun ömürlü kutu süt ve bildiğimiz pamuk. Bir de markette en ilginç şey hiç bir ürünün fiyatına kdv dahil değil. Kdv'yi kasada öğreniyorsunuz. Bir diğer ilginç şey ise, market giriş ve çıkışlarında çoğunlukla yaşlı kimseler Walmart tişörtleri giyinmiş bir şekilde bekliyorlar var girene hello how are you? çıkana have a nice day şeklinde iyi temennilerini sunuyorlar ve bu işten para kazanıyorlar. Helloculuk diye bir meslek var yani harbiden. Bir diğer ilginçlik, sular kategorize edilmiş. Yani markette distile su, temizlik suyu, içme suyu gibi ayrı kategorilerde sular buluyorsunuz.
Market alışverişini bitirdikten sonra, Raindrop Türk Kültür Merkezi'ne mantı açmaya gittik. Malum ramazan ayı için hazırlık yapılıyormuş. Orda hemen herkesle tanışmış oldum. Pek çok doktora öğrencisi. Hepsi birbirinden yardımcı ve ilgili insanlar. Çoğu evli ve çocuk sahibi. 10-15 tane 0-3 yaş grubu çocuk var. Enva-i çeşit yani.
Mantılara yardım ettikten sonra eve gittik. Akşam yemeğimizi yedikten sonra ertesi günü planladık. Benim uykum geldi ve erkenden yattım. Ertesi günü de bir sonraki postumuzda aktaracağız. Bizden ayrılmayın. :P